Savunma sanayisinde birçok ilke imza atan ve sürekli yeni araçlarla gelişmeye devam eden Türk Silahlı Kuvvetleri yepyeni bir teknolojik güçle tekrar gündeme geldi.
Özellikle son yıllarda hava savaş araçlarındaki olumlu gelişmeler beraberinde yeni teknolojik gelişmeleri de beraberinde getiriyor. Ayrıca son yıllardaki terör olaylarında önemli rol oynayan Dronelar için devam eden çalışmalarla yeni ve daha güçlü bir drone daha piyasaya sürüldü.
Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş. (STM) tarafından tamamen yerli ve milli imkanlarla geliştirilen “Kargu” adındaki kamikaze drone’lar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) teröre karşı verdiği mücadelede etkin bir şekilde kullanılıyor.
Birçok testten başarılı bir şekilde geçtiğini belirten STM Genel Müdürü Murat İkinci, “Kargu” adını verdikleri kamikaze drone’ların üç yıldır üretildiğini ve ilk örneklerinin yakın bir zaman önce Türk Silahlı Kuvvetleri‘ne (TSK) teslim edildiğini ifade etti. Söz konusu drone’ların sahada başarılı bir şekilde kullanıldığını belirten İkinci, “Bizim döner kanatımızın yanı sıra sabit kanatlı yine kamikaze İHA dediğimiz Alpagu platformumuzun da testleri devam ediyor. Bunları da yakın zamanda TSK’nın kullanımına sunmayı hedefliyoruz” dedi.
İkinci, şu ana kadar 100’ün üzerinde Kargu’nun TSK’ya teslim edildiğini ve bundan sonraki aşamalarda da parti parti teslimatlar olacağını söyledi. Kamikaze drone’larla ilgili bilgiler veren STM Genel Müdürü, “Bunlar küçük drone’lar. Üzerlerinde patlayıcı taşıyabilen drone’lar. Bunların özelliği, asimetrik terör operasyonlarında ve asimetrik savaşlarda, özellikle terör açısından veya tehdit açısından riskli bölgelere Mehmetçik girmeden önce o bölgedeki tehditleri algılayıp bertaraf etmelerini sağlayan sistemler” ifadelerini kullandı.
Sahadaki askerler tarafından kolayca kullanılabilen drone’ların herhangi bir komuta merkezine ve cihaza ihtiyaç duymadığına dikkat çeken İkinci, “İsterlerse üzerlerinde taşıdıkları patlayıcıları o tehdidi bertaraf etmek için kullanabiliyorlar. Bu anlamda terör operasyonlarında çok ciddi katkı sağladığını düşünüyoruz” dedi.
Türk askerinin, tehlikeye girmeden düşman unsurlarını bertaraf edebileceği platformlar geliştirmek Türk mühendislerinin ve savunma sanayinin asli görevi olduğunu belirten İkinci, “Bundan sonraki süreçte özellikle yapay zeka içeren, uzaktan algılama sistemleri içeren drone’lar ne kadar aktive edilebilirse, buna göre TSK, savaş alanında rakiplerinin çok daha önünde manevralar yapabilecek ve kabiliyet kazanabilecek bir aşamaya gelecektir.” değerlendirmesini yaptı.