İşte İki Gönüllü Araştırmacı Olan Vilhjalmur Stefansson ve Ekürisi Andersen’in Beslenmeleri ve Vücutlarındaki İlginç Değişimler
Araştırmanın başlatıcısı olan Stefansson, proteinin daha doğrusu etin sürekli tüketilmesiyle vücuttaki değişimin nasıl olacağını merak ederek işe koyulmuş. Bir haftaya yakın sadece et yiyerek beslenen çılgın araştırmacı, bir süre sonra vücudun bunu kaldıramadığını fark etmiş. Ve buna bir çözüm yolu ararken çözüm yolunun etteki yağ oranını arttırmada olduğunu düşünmüş ve etteki yağ oranını en üst seviyeye çıkarmış.
Tükettiği Etteki Yağ, Protein, Kalori İçeriğini Gösteren Tablo
Ayrıca bu iki çılgın araştırmacı günde 800 gram etle beslenerek vücudun ihtiyaç duyduğu diğer protein karbonhidrat ve yağ oranlarını da şu şekilde dengeliyor:
- 100-140 gram protein
- 200-300 gram yağ
- 7-12 gram karbonhidrat
Ve iki Çılgının Öğün Öğün Beslenmeleri Şu Şekilde
Kahvaltı: yağsız sığır eti 190 gram- yağ 100 gram
Öğle: ciğer 200 gram- yağ 75 gram
Akşam: sığır eti 200 gram- ilik 70 gram
1 Yıl Sonraki Çarpıcı Değişim
Hayır beklediğiniz gibi bir sonuç yok ortada. Çünkü ne fiziksel ne de mental olarak hiçbir olumsuz değişim görülmemiş. Hatta hemen hemen hiçbir değişim görülmemiş.
Ayrıca klinik olarak hiçbir vitamin eksikliği görülmemesinin yanında çok ilginç bir şekilde Andersen saçlarının gün geçtikçe gürleştiğini ve hatta saç derisinin de daha sağlıklı olduğunu belirtmiş.
Tabii bu diyetin sonucunda doğal olarak ikisinde de ketozis( kanda keton cisimciklerinin bolca bulunması durumudur ve açlık, perhiz ve yoğun kas kullanımı gibi sebeplerden vücudun enerji ihtiyacını karşılamak için karbonhidrat ve ihtiyaç fazlası proteinli gıdaların sindirimiyle oluşan kanda glukoz yerine, yağ içeren gıdaların sindirilmesi veya vücudun yağ stoklarının birazının keton cisimciklerine dönüştürülmesi sonucu oluşan normal fizyolojik durumdur. Ortaya çıkmış ancak böbreklerinde bir sorun ortaya çıkmamış. Ayrıca stefansson 84 kiloya çıkıyor ki diyet zamanında 73 ile başlayıp 1 yılın sonunda 69,4 kiloya inmişti.